Can Göz Kliniği

TEDAVİLER

Diyabetik Retinopati Tedavisi

Diyabet (şeker hastalığı) gözde katarakt, göz tansiyonu, görme kusurları gibi pek çok soruna neden olmaktadır. Şeker hastalığına bağlı görme kayıplarının en sık karşılaşılan nedeni olarak bilinmektedir.Retinopati Nedir?Diyabetik retinopati tamamen önlenebilen bir durum değildir. Alınmakta olan önlemler ile hastalığın gelişme ve ilerleme riski azaltılabilmektedir. Kan şekeri kontrol altında tutulması ile birlikte retinopati başlangıcı yavaşlatılabilmektedir. Aynı zamanda kötüleşmesi engellenebilmektedir. Lazer cerrahisine veya diğer ciddi retinopatiyi tedavi prosedürlerine olan ihtiyacı azaltmaktadır.Diyabetik Retinopati Nedir?Günümüzde en önemli görme kaybı sebeplerinin başında yer almaktadır. Retina kan damarlarında meydana gelen değişim sonucunda meydana gelmektedir. Retina yani ağ tabakası ışığa duyarlı bir tabakadır. Görme işlevinin sağlanabilmesi için sağlıklı olması gerekmektedir. Diyabetik retinopatide çeşitli hasarlar meydana gelebilmektedir. Kan damarlarının yapısı bozulabilmekte ve küçük baloncuklar meydana gelebilmektedir. Kanamalara ve damar içerisindeki sıvının etraf dokulara sızmasına neden olmaktadır.İlerleme gösterdiğinde ise retina üzerinde istenmeyen yeni damar tomurcukları oluşmaktadır. Ani göz içi kanmaya sebep olabilmektedir. Diyabetik retinopati durumunda ilk dönemlerde görme kaybı gelişim göstermemektedir. Zaman ilerledikçe görmede zayıflamalar gelişim göstermektedir. Bundan dolayı görmesinde herhangi bir sorun olmayan kişilerde de bu durum var olabilmektedir. Bundan dolayı düzenli aralıklar ile kontrol gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Genelde iki gözü birden etkilemektedir.Diyabetik Retinopatinin Belirtileri Nelerdir?Erken dönemde herhangi bir belirti oluşum göstermeyebilmektedir. Fakat durum ilerledikçe görüntüde yüzen lekeler ve koyu çizgiler, bulanık görme, dalgalı görüş, bozulmuş renk görme, görünüşte karanlık ve boş alanlar, görme kaybı oluşum gösterebilmektedir. Her iki gözde de bu durum meydana gelmektedir. Oldukça tehlikelidir ve erken dönemde tedavi edilmesi büyük bir öneme sahiptir. Bundan dolayı düzenli göz kontrollerinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.Diyabetik Retinopati Hangi Tip Diyabet Hastalarında Görülür?Diyabetik retinopati, tip 1 veya tip 2 diyabet durumlarında ortaya çıkabilmektedir. Her diyabetlide ortaya çıkma ihtimali bulunmaktadır. Diyabetik süresi uzadıkça diyabetik retinopati görülme riski de artış göstermektedir. Diyabet süresi 15 yılın üzerinde olanlarda bu durumun görülme oranı %75 civarındadır.Şeker Hastalığının Göze Vurması Nasıl Olur?Şeker hastalığı bir kişinin gözünü üç şekilde etkilemektedir. En sık rastlanan sarı noktadaki damarların duvar yapısının bozulması ile oluşan sızıntılar ve sarı nokta ödemidir. Su toplanması ile birlikte görmede azalma meydana gelmektedir. Tedavisi ise genelde sarı nokta hastalıklarında da kullanılmakta olan göz içi enjeksiyonlardır. Bir diğer etkileme şekli ise retina damarlarının tıkanması ve kan alamayan bölgeleri beslemek için oluşan yeni damarların kanaması ile birlikte ortaya çıkan kanamalar ve retina ayrılmalarıdır. Son etkileme şekli ise sarı noktada meydana gelmekte olan tıkanıklıklardır. Tedavisi genellikle başarılı olmamaktadır.Diyabetik Retinopatide Risk FaktörleriKan şekerinin düzensiz bir şekilde ilerleme göstermesi retinanın bozulmasına ve hastalığın ilerlemesine yol açmaktadır. Hamilelik, hipertansiyon, kan yağlarının yüksek olması ve böbrek hastalığı bu durumu ağırlaştırmaktadır.Nasıl Önlem Alınır?Erken dönemde belirtileri ortaya çıkmadığından dolayı mutlaka düzenli kontrollerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Hiçbir belirti vermeyebilen bu hastalık düzenli kontroller esnasında fark edilebilmekte ve tedavisine erken dönemde başlanabilmektedir.Diyabetik Retinopati Nasıl Tedavi Edilir?Duvarı bozulmuş olan damarlardan retina tabakasının içine sızan sıvı eğer görme noktasına yakınsa bunun neden olabileceği görme kaybı kontrol altına alınmaktadır. Bununla birlikte retinada anormal damar yumakları var ise laser tedavisi uygulanmaktadır. Hastanın eğer diyabeti var ise mutlaka düzenli aralıklar ile göz muayenesi yaptırması gerekmektedir. Bu sayede erken tedavi uygulanabilmektedir....

Glokom (Göz Tansiyonu)

Halk arasında karasu hastalığı olarak da bilinen bir hastalıktır. Genelde belirti vermeden sinsice ilerleme kaydetmekte olan bir hastalık olarak bilinmektedir. Eğer tedavi edilmez ise zaman içerisinde ilerlemeye devam ederek kalıcı görme kaybına neden olabilmektedir. Glokomda göz içerisinde bulunan sıvı basıncı, görme yeteneği için gerekli olan göz sinirine zarar verecek boyuttadır.Göz Tansiyonu Neden Olur?Aile bireylerinde bu hastalığın bulunması, zaman içerisinde ortaya çıkan şeker hastalığı, miyopi, uzun süren kortizon tedavisi, göz yaralanmaları ve migren bu hastalığın oluşma ihtimalini arttırmaktadır.Göz Tansiyonu Belirtileri Nelerdir?İlk dönemlerde genellikle hiçbir belirti göstermeden sinsice ilerlemekte olan bir hastalıktır. Fakat hastaların bazılarında özellikle ilerleyen dönemlerde şiddetli baş ağrısı, görme azlığı, gözde kızarıklık, bulantı ve kusma gibi belirtileri ortaya çıkarabilmektedir. Aynı zamanda ışığa karşı hassasiyet oluşmasına neden olabilmektedir.Göz Tansiyonu Nasıl Anlaşılır?Göz tansiyonu genelde belirti vermeyen bir hastalık olduğundan dolayı düzenli kontroller ile fark edilebilmektedir. Bu noktada ise düzenli göz kontrolleri büyük öneme sahiptir. Hiçbir belirti olmamasına rağmen bu hastalığın varlığı teşhis edilebilmektedir.Konjenital Glokom Nedir?Gözün ön yapılarının anne karnında iken yetersiz gelişmesi sonucunda ortaya göz tansiyonu artışı çıkmaktadır. Buna bağlı olarak bazı belirtiler de gelişim gösterebilmektedir.Kimlerde Glokom Görülür?Özellikler ilerleyen yaşlarda görülmekte olan bir hastalıktır. Özellikle 60 yaşından sonra görülme olasılığı daha fazladır. Ancak bebeklik ve çocukluk döneminde görülmekte olan tipleri de bulunmaktadır.Göz Tansiyonu Normal DeğerleriNormal bir göz tansiyonunun değeri 9-22 mmHg arasında kabul edilmektedir. Sıvının üretimi ve gözden dışarı çıkışı arasında bir denge bulunmaktadır. Eğer bu dengede herhangi bir bozukluk ortaya çıkar ise göz tansiyonu oluşumu meydana gelmektedir.Göz Tansiyonu Neden Yükselir?İlerleyen yaş ile birlikte birçok farklı hastalıktan dolayı oluşum gösterebilmektedir. Bunlar arasında şeker hastalığı, miyop, uzun süreli kortizon tedavisi, göz yaralanmaları gibi durumlar yer almaktadır.Göz Tansiyonu Geçici midir?Göz tansiyonu geçici bir hastalık değildir. Fak edilmediği sürece ilerlemeye devam etmektedir. Belirtilerini ortaya çıkarmadığından dolayı teşhis edilmesi güçtür. Teşhis edilmediğinde ve tedavisine başlanmadığında ise kişinin görme kaybı yaşamasına neden olmaktadır.Göz Tansiyonu Olanlar Ne Yapmamalı?Öncelikle ilaç verilen hastaların bu ilaçları doğru bir şekilde kullanması gerekmektedir. Aynı zamanda uzun süreler boyunca televizyona ve telefona bakılması önerilmemektedir. Şekerli ve yağlı besinlerin tüketimine ara verilmesi gerekmektedir.Göz Tansiyonuna Ne İyi Gelir?Hastaya verilen göz damlalarının doğru ve dikkatli bir şekilde kullanılması önerilmektedir. Cerrahi tedavi ve lazer ile tedavi yöntemlerine başvurulabilmektedir. Hastanın durumuna bağlı olarak ilerleme sağlanmakta ve hayat kalitesinin düşmesi engellenmeye çalışılmaktadır.Glokom Türleri Nelerdir?Göz tansiyonu yani glokom türleri yaşa veya mekanizmaya bağlı olarak sınıflandırılabilmektedir. Yaşa göre sınıflandırmada konjenital, infantil, juvenil, erişkin türleri yer almaktadır. Mekanizmaya bağlı olarak ise açık açılı ve kapalı açılı olarak sınıflandırılmaktadır.Göz Tansiyonu Tedavisi Nasıl Olur?Glokom, göz içerisinde bulunan basıncı göz damlaları ile düşürerek tedavi edilmektedir. Damla ile tedavinin yanı sıra lazer ve cerrahi tedavileri de bulunmaktadır.İlaç Tedavisi İşe Yarar mı?Doğru bir ilaç tedavisi ile birlikte göz tansiyonunun ilerlemesi engellenebilmektedir.Glokom AmeliyatıGenel anestezi veya lokal anestezi ile ameliyat gerçekleştirilebilmektedir. Ortalama 30 dakika süren bir ameliyattır. Genelde başarı oranı oldukça yüksek bir ameliyattır. Ameliyat ile birlikte hastanın ilerleyen dönemlerde görme kaybı yaşamasının önüne geçilmekte ve hayat kalitesi yükseltilmektedir....

Katarakt Ameliyatı

Katarakt ameliyatı, bu hastalıkta tek tedavi yöntemi olarak bilinmektedir. Herhangi bir ilaçla veya başka bir şekilde tedavi edilmemektedir. Eğer yaşam kalitesini düşürecek bir rahatsızlık vermekte ise mutlaka ameliyat önerilmektedir. Ameliyat ile birlikte iyileşme sağlanabilmektedir.Katarakt Nedir?Katarakt, gözün içerisinde yer alan, sinir ve damar içermeyen mercek üzerinde bulanık bölümlerin oluşması, saydamlığını yitirmesi, kahverengi ve sarı renklenmelerin ortaya çıkması ile gelişim göstermektedir. İlerleyen dönemlerde ise görme duyusunun azalmasına neden olmaktadır.Katarakt Neden Olur?Yetişkinlerde bu hastalığın ortaya çıkmasının en önemli nedeni yaşlanma ile birlikte lensin içerisinde meydana gelmekte olan değişimlerdir. Eğer çocuklarda oluşum göstermiş ise metabolik hastalıklardan, akraba evliliğinden, gebelikte ilaç kullanımından dolayı ortaya çıkabilmektedir.Genç Yaşta Katarakt Neden Olur?Katarakt, diyabet hastalarında daha sık oluşum göstermekte olan bir hastalıktır. Özellikle 40’lı yaşlardan sonra önemli bir sorun haline gelmektedir. Gözün uvea bölgesinin iltihabı olan üveit hastalığı ve tedavisi için kullanılan damlalar da katarakt oluşma ihtimalini arttırmaktadır. Aynı zamanda göze gelen travma, göz cerrahisi geçirmiş olmak, uzun süre kortizon kullanımı da bu hastalığın oluşumuna neden olabilmektedir.Katarakt Belirtileri Nelerdir ve Kimlerde Görülür?Kataraktın belirtileri şu şekilde sırlanmaktadır;Işıktan rahatsız olmaGözde kamaşmaGöz yorgunluğuBaş ağrısıBuğulu görmeGece görüşünde düşüşDerinlik hissinin kaybolmasıRenklerin solgun görünmesiKitap okumada zorlanmaGenelde 60 yaş üzerinde daha sık görülmekte olan hastalık, bazı durumlarda daha erken dönemde de oluşum gösterebilmektedir.Katarakt Ameliyatı Nasıl Yapılır?Oldukça sık yapılan ameliyatlardan bir tanesidir ve güvenli bir şekilde gerçekleştirilmektedir. Bulutlu olan mercek, yeni bir mercek ile değiştirilmektedir. Operasyon esnasında bulutlu olan lens çıkarılmaktadır. Bunun yerine şeffaf ve yapay bir lens kullanılmaktadır. Yerleştirilen bu yapay mercek, gözün bir parçası haline gelmektedir.Katarakt Ameliyatında Hangi Yöntemler Tercih Edilir?Ameliyat esnasında standart fakoemülsifikasyon ya da femtosaniye lazer tekniği uygulanabilmektedir. Femtosaniye lazer tekniği bir diğer ismi olan bıçaksız katarakt ameliyatı olarak da bilinmektedir.Katarakt İçin Hangi Lensler Tercih Edilir?Öncelikle tek odaklı mercekler, çok odaklı mercekler, odak derinliği artırılmış mercekler, torik mercekler bulunmaktadır. Bu mercekler arasında hastanın durumuna bağlı olarak en uygunu tercih edilmektedir.Tek Odaklı LenslerTek bir odak noktası bulunmaktadır. Yalnızca ayarlandıkları mesafeleri net bir şekilde görmektedir. Hastanın isteğine bağlı olarak yakına veya uzağa ayarlanabilmektedir. Genelde uzak mesafeye ayarlanmakta ve yakında gözlük kullanılmaktadır.Torik (Astigmatik) Tek Odaklı LenslerTek odaklı lens çeşitlerinin tüm özelliklerine sahiptir. Eğer ameliyat olan kişi de astigmat var ise bu lens sunulmaktadır.Multifokal ve Trifokal (Akıllı) LenslerMultifokal lens, tek lenste birden fazla derece bulundurmaktadır. Trifokal lens ise uzak, orta ve yakın mesafede gözlüksüz net görmeyi sağlamaktadır.Torik (Astigmatik) Multifokal ve Trifokal LenslerHastanın durumuna bağlı olarak farklı çeşitlerde bulunan lenslerden hangisinin uygulanacağına karar verilmektedir.Katarakt Ameliyatı Ne Kadar Sürer?Ortalama 30 veya 45 dakika içerisinde bitirilmektedir. Fakat hastaya uygulanacak anestezi yöntemine bağlı olarak süre de değişim gözlemlenebilmektedir.Katarakt Ameliyatının Yan Etkileri Nelerdir?Göz iltihaplanması, ışığa duyarlılık, göz kapağı sarkması gibi durumlara yol açabilmektedir.Katarakt Ameliyatı RiskleriGöz içi kanamalar, kataraktın bağlarında zayıflama, dikişli ameliyata ihtiyaç duyulması, göz bebeğinin iyi büyüyememesi gibi durumlar olabilmektedir.Katarakt Ameliyatı SonrasıKatarakt ameliyatı sonrası hasta ortalama 7 ile 15 gün içerisinde iyileşme göstermektedir. 30 güne kadar da tamamen iyileşme sağlanmaktadır....

Vitrektomi Ameliyatı

Vitrektomi, gözün arka kısmında geniş alanda bulunan boşluğu dolduran jeli, bulunduğu noktadan ayırıp boşaltma işlemi olarak tanımlanmaktadır. Göz iki ana yapıda sınıflandırılabilmektedir. Ön kısım fotoğraf makinesindeki mercek sistemine, arka kısım makinenin içine ve fotoğraf filmine benzetilebilmektedir. Ön kısmın görevi görüntünün arka kısma ulaşmasını sağlamaktır. Fakat asıl görme görevini yerine getirmekte olan ve sinirsel iletileri beyne gönderilmesini sağlayan kısım gözün arka kısmında yer almaktadır.Vitreus Nedir?Göz içini doldurmakta olan jel maddesine vitreus ismi verilmektedir. Vitreus, normalde retinaya yapışık durumdadır. Fakat ilerleyen yaş ile birlikte jel maddesi sıvılaşmakta ve büzüşmektedir. Bu değişimler belli bir noktaya geldikten sonra ise jel maddesi retinadan ayrılmaya başlamaktadır. Ayrışırken ise sıkı yapışık olduğu retinaya çekinti yapmaktadır. Çekinti ile birlikte sinir hücreleri uyarılmakta ve ışık çakması meydana gelmektedir.Vitreus Sıvısı Neden Önemlidir?Vitreus sıvısı gözün ana boşluğunu doldurmakta olan lens ve retina tabakası arasında yer almakta olan berrak jölemsi yapıda bir maddedir. Genç yaşta iken vitreus oldukça şeffaf bir yapıya sahiptir. Zaman içerisinde göz yaşlandıkça vitreus yapısı bozulmakta ve formunu kaybetmektedir. Sıvılaşmaya başlamaktadır.Vitreus Dejenerasyonu Hangi Problemlere Yol Açar?Uçuşmalar, vitreus dejenerasyonu sonucunda ortaya çıkmaktadır. Fakat bu dejenerasyonun tek sebebi normal yaşlanma süreci değildir. Farklı durumlarda da ortaya çıkabilmektedir. Yaşlanma nedeniyle ortaya çıktığında herhangi bir soruna neden olmamaktadır. Fakat bazılarında retina yırtılmaları meydana gelebilmektedir.Vitrektomi Belirtileri Nelerdir?İlk günlerde gözde yanma ve batma hissine neden olabilmektedir. Aynı zamanda ağrı, kızarıklık, rahatsızlık hisleri de oluşturabilmektedir. Ameliyat sonrasında hasta kısa bir süre içerisinde taburcu edilebilmektedir. İşlem sonrasındaki dönemde görme iyileşmesi gerçekleşebilmektedir.Vitrektomi Ameliyatı Neden Yapılır?Gözün arka boşluğunda yer almakta olan kanamaların temizlenmesi, retina yırtık ve ayrılmalarının tedavisi, retina üzerinde gelişmekte olan zarların temizlenmesinde uygulanabilmektedir. Sarı nokta hastalıklarının, gözün içerisindeki yabancı cisimlerin çıkarılmasının tedavisinde gerçekleştirilebilmektedir. Lokal veya genel anestezi altında yapılabilmekte olan bir ameliyattır. Operasyon için açılmakta olan 1 mm’den küçük kesilere ameliyat sonunda hastanın ve gözdeki hastalığın durumuna bağlı olarak dikiş atılabilmektedir. Dikişsiz olarak da gerçekleştirilebilmektedir.Hangi Hastalıklar Vitrektomi Gerektirir?Vitrektomi şu durumlarda gerekli görülmektedir;Şeker hastalarında görülen kanamaRetina dekolmanıPreretinal membranlarDaha önceki göz operasyonuGöz içi kanamaGöz içi yaralanmaİnfeksiyonlarRetina Dekolmanı ve VitrektomiVitrektomi, retina cerrahisi olarak da bilinmektedir. Göz boşluğunu doldurmakta olan vitreus jelinin, retinaya daha iyi erişim sağlamak için çıkarıldığı bir yöntemdir. İşlem bitirildikten sonra retinayı konumunda tutmaya yardımcı olmak üzere vitreus jeline tuzlu su , gaz kabarcığı veya silikon enjekte edilebilmektedir.Retina-Göz Cerrahisi (Vitrektomi) Hakkında Önemli BilgilerLokal veya genel anestezi altında gerçekleştirilmektedir. İşlemin uygulanabilmesi için 1 mm’den küçük kesiler açılmaktadır. Ameliyat bitiminde ise hastanın gözüne bazı durumlarda dikiş atılabilmekte bazılarında ise atılmamaktadır.Vitrektomi Ameliyatı Nasıl Yapılır?Öncelikle hastanın durumuna bakılmakta ve hastalığı bu ameliyat için uygun ise işlem uygulanmaktadır. Ortalama 1 saat ile 2 saat civarında sürmekte olan bir ameliyattır.Vitrektomi Ameliyatı Sonrası İyileşme SüreciVitrektomi sonrası hastanın kendine oldukça dikkat etmesi gerekmektedir. Bu dönemler ağır işlerde uzak durulması ve dinlenilmesi önerilmektedir. Hasta gözünü tehlikeli durumlardan mutlaka korumalıdır. Bu sayede daha iyi bir şekilde iyileşme sağlanabilmektedir.Vitrektomi Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Nelerdir?Hastanın kısa bir süre hastanede yatmakta ve taburcu edilmektedir. Ameliyat sonrasında belirli bir süre istirahat etmesi önerilmektedir....

Trifocal (Akıllı Lens)

Akıllı lens, katarakt ameliyatına uygun olan hastalar için kullanılmaktadır. Yalnızca tek bir odak problemine değil çoklu problemlerin çözümüne olanak sağlamaktadır. Üç odaklı göz içi lenslerdir. Gözü lazer tedavisine uygun olmayan göz kısma kusurlarına sahip hastalarda uygulanmaktadır.Akıllı Lens Zararlı mıdır?Bu lensler genelde oldukça başarılı sonuçlar vermektedir. Yüksek hasta memnuniyeti sağlamaktadır. Fakat her göz için uygun değildir. Uygun olmayan gözlere takılmaları durumunda hastaya faydadan çok zarar verebilmektedir.Göz İçi Lenslerle Kontakt Lenslerin Farkı Var mıdır?Göz içi lens katarakt gibi hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır. Göz içindeki doğal lenslerin yerine özel teknoloji ile üretilmekte olan protez lenslerin yerleştirilmesi işlemidir. Kontakt lens, korneaya takılmakta ve göz bebeğini tamamen kaplamaktadır. Gözlüğe alternatif olarak kullanılmaktadır.Göz İçi Lens Kalıcı Lens midir?Akıllı lensler kalıcıdır. Göz içi mercekler ile birlikte hastanın göz numarası sabitlenmektedir. Mercekler göze bir defa yerleştirildikten sonra hasta bunları ömrünün sonuna kadar kullanmaktadır.Göz İçi (Kalıcı) Lenslerin Avantajları Nelerdir?Uzak görme kalitesi oldukça yüksektir. Aynı zamanda gece ışığı dağılması gibi sorunlara neden olmamaktadır. Maliyet açısından bakıldığında ise en uygun lensler arasında yer almaktadır. Retina sorunları, sarı nokta hastalığı, ileri göz tansiyonu gibi sorunlarda bu lensler tercih edilmektedir. Bununla birlikte ömür sonuna kadar kullanılabilmekte olan lenslerdir.Göz İçi (Kalıcı) Lenslerin Dezavantajları Nelerdir?Göz içi (kalıcı) lenslerin dezavantajları da bulunmaktadır. Öncelikle uygun olmayan bir göze takılmaması gerekmektedir. Eğer uygun olmayan bir göze takılır ise görme kalitesinin düşüklüğüne, ışık parlamasına, gece göz kamaşmasına veya buna benzer pek çok soruna yol açabilmektedir. Bundan dolayı hastanın doğru bir şekilde muayene edilmesi ve doğru işlemlerin gerçekleştirilmesi büyük önem taşımaktadır.Akıllı Lensleri Kaç Türü Vardır?İki odaklı lens ve üç odaklı lens olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.Bifokal Lens (İki Odaklı)Işığı uzak ve yakın mesafeye odaklayabilmektedir. Böylelikle bu lens ile hastalar yakını ve uzağı görebilmektedir.Trifokal Lens (Üç Odaklı)Uzak, orta ve yakın mesafelere odaklanmakta olan lenstir. İki odaklı lenslerde olan orta mesafeyi bulanık görme sorununu ortadan kaldırmaktadır.Akıllı Mercekler Nasıl Çalışır?Akıllı mercekler, göze yakın, orta ve uzak mesafelerden giren ışığı kırmaktadır. Bununla birlikte retinadaki tek bir odak noktasına odaklayarak çalışmaktadır. Bu durumda tek bir lensle yakın, orta ve uzak mesafelerdeki nesnelere eş odaklanmayı sağlamaktadır.Akıllı Mercekler Kimler İçin Uygundur?Teknolojinin gelişmesi ile birlikte bu lenslerin uygulandığı yaş aralığı genişletilmektedir. Ön plana çıkanlar arasında yakın ve uzak mesafe için gözlük kullanmak istemeyen 40 yaş üzeri hastalardır. Bunun yanı sıra az görüşe sahip olan katarakt adayları da yer almaktadır.Akıllı Mercekler Takıldıktan Sonra Değiştirilebilir mi?Önemli bir sorun yok ise değiştirilmesi önerilmemektedir.Akıllı Lens Ameliyatı Neden Yapılır?Kataraktı olan hastalara için uygun görülmektedir. Aynı zamanda uzak veya yakını görmekte sorun yaşayan ancak gözlük kullanmak istemeyen hastalara da uygulanmaktadır.Akıllı Lens Ameliyatı Nasıl Yapılır?Ağrısız bir işlemdir. Gözün içerisinde yer alan doğal lens çıkarıldıktan sonra yerine takılmaktadır.Akıllı Lens Ameliyatı Zararları Nelerdir?Oldukça başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Fakat her göz için uygun görülmemektedir. Uygun göze yapılması gerekmektedir.Akıllı Lens Ameliyatından Sonra Bulanık Görme Normal Midir?Beklenen bir durumdur ve normal kabul edilmektedir.Akıllı Lens Ameliyatından Sonra Nelere Dikkat Edilmelidir?Hastanın dinlenmesi ve ağır fiziksel aktivitelerden uzak durması gerekmektedir. Bandajlar açıldığında su ile temastan kaçınmalıdır....

Göz Kapağı Estetiği (Blefaroplasti)

Göz kapağı estetiği, blefaroplasti ismi ile de bilinmektedir. Zaman içerisinde farklı nedenlerden dolayı göz kapaklarında oluşan deformasyonların giderilmesi için uygulanmakta olan estetik bir işlemdir. Özellikle ilerleyen yaş ile birlikte göz kapaklarında oluşan deformasyon sarkmalara neden olabilmektedir.Göz Kapağı Ameliyatı Neden Yapılır?Göz kapağı estetiği alt ve üst göz kapaklarında meydana gelen deformasyonlardan dolayı yapılmaktadır. Bu deformasyonlar genelde ilerleyen yaştan dolayı oluşum göstermektedir. Bunun yanı sıra kaza ve travma dolayısıyla da oluşum gösterebilmektedir. Özellikle üst kapağın sarkması hem estetik görünümü azaltmakta hem de görüş alanını daraltmaktadır.Göz Kapağı Düşmesi Neden Olur?Göz kapağı düşmesi, yaş ile birlikte cildin elastikiyetini kaybetmesinden dolayı oluşum göstermektedir. Böyle bir durumda ise üst göz kapağı düşmeye başlamakta ve hastanın estetik anlamda görünüme olumsuz etki etmektedir. Aynı zamanda hastanın görüş alanını kısıtlamaya başlamaktadır. Bundan dolayı da göz kapağı estetiği uygulanmaktadır.Göz Kapağı Düşüklüğü Genetik midir?Göz kapağının düşük olması hastaların bazılarında genetik etkenlerden dolayı ortaya çıkmaktadır. Zaten düşük olan göz kapakları, pek çok farklı etken ile birlikte daha fazla deformasyona uğramakta ve hastanın estetik görünümünü bozmaktadır. Böylelikle hastanın estetik anlamda olumsuz bir görünüme neden olmasını sağlamaktadır.Bebeklerde Göz Kapağı DüşüklüğüDoğumdan sonra veya ilk yıl içerisinde bebeklerde oluşan göz kapağı düşüklüğü durumuna pitoz ismi verilmektedir. Bu durum göz kapağını kaldırmakta olan kastan kaynaklanmakta olan bir durumdur. Aynı zamanda göz kapağındaki sinir sorunu da bu sarkmanın oluşmasına neden olabilmektedir.Göz Kapağı Düşüklüğü Tedavisi Nasıl Olur?Göz kapağında oluşum gösteren düşüklüğün tedavisi estetik bir operasyon ile giderilmektedir. Hem üst göz kapağına hem de alt göz kapağına ayrı ayrı estetik işlemler uygulanabilmektedir. Böylelikle iki tarafta da oluşum düşüklükler giderilerek hastaya daha genç bir görünüm kazandırılmaktadır.Göz Kapağı Ameliyatı Nasıl Yapılır?Göz kapağı ameliyatı hem üst göz kapağına hem de alt göz kapağına ayrı ayrı uygulanabilmektedir. Oldukça kısa sürede bitirilmekte olan bir işlemdir. Genel anestezi altında yapılmakta ve hastanın göz kapaklarında bulunan deformasyonlar giderilmektedir.Üst Göz Kapağı AmeliyatıÜst göz kapağı ameliyatı, gözün üst kısmında meydana gelen sarkmalardan dolayı yapılmaktadır. Bu sarkmalar hem genetik hem de yaştan dolayı oluşmaktadır. Zaman içerisinde daha çok sarkarak hastanın görüş alanını da kapatmaktadır. Böyle bir durumda ise oluşan deri fazlalıkları ameliyat ile birlikte alınmaktadır.Alt Göz Kapağı AmeliyatıAlt göz kapağı ameliyatı, gözün alt kısmında oluşan torbalanmaların alınması için uygulanmaktadır. Ameliyat ortalama 1 saat sürmektedir. Fakat hastaya uygulanacak işlemin detaylarına bağlı olarak bu süre uzayabilmektedir.Göz Kapağı Estetiği Ameliyatından Sonra İyileşme SüreciHastaların büyük bir kısmı ortalama 10 ile 14 gün içerisinde iyileşme göstermektedir. Tamamen iyileşme ise birkaç ayı bulabilmektedir. Kısa süre içerisinde iyileşme gösterebilmekte ve hasta günlük hayatına dönebilmektedir.Blefaroplasti Ameliyatından Sonra Görme Problemi Oluşur mu?Nadiren rastlanmakta olan bir durumdur. Genelde böyle bir durum ile karşılaşılmaz. Yalnızca ameliyat sırasında göz içine kanama buna neden olabilmektedir.Göz Kapağı Estetiği Kalıcı mıdır?Çok uzun yıllar boyu kalıcı bir etkisi bulunmaktadır. Sadece çok ileri yaşlarda yeniden oluşum gösterebilmektedir. Böyle bir durumda ise yeniden ameliyat yaptırılabilmektedir.Göz Kapaklarındaki Belirtilerle Başlayan HastalıklarGöz kapağında oluşan hastalıklar arasında arpacık, şalazyon, blefarit, entropion, ektropion, ptosiz bulunmaktadır. Bu hastalıklar göz kapaklarında belli başlı belirtilere yol açabilmektedir....

image
Can Göz Kliniği

Hakkında

Can Göz Kliniğinde alanında uzman hekimlerimiz ve teknolojik alt yapımızla beraber siz değerli hastalarımıza göz sağlığı hizmeti sunmaktayız. Başlıca tedavi alanlarımız şu şekildedir;

  • Diyabetik Retinopati
  • Göz Tansiyonu
  • Katarakt
  • Vitrektomi
  • Akıllı Lens
  • Göz Kapaği Estetiği
  • Göz Tembelliği
  • Gözde Işık Çakması
  • Kornea İncelmesi
  • Retina Yırtığı

HAKKIMIZDA
Can Göz Kliniği

Doktorlarımız

Göz Sağlığı ve Hastalıkları konusunda birçok alanda uzmanlaşmış hekim kadromuz ile sizlere hizmet vermekteyiz.

Prof. Dr. Ümit İnan

Göz Sağlığı ve Hastalıkları

Hemen Randevu Al

Op. Dr. Mehmethan Doğan

Göz Sağlığı ve Hastalıkları

Hemen Randevu Al

Op. Dr. Kader Yıldız Doğan

Göz Sağlığı ve Hastalıkları

Hemen Randevu Al
Can Göz Kliniği

Hasta Yorumları

Can Göz Kliniği için gerçek hasta deneyimlerini aşağıdan inceleyebilirsiniz.

Whatsapp